Umutlu olmak için disipline ihtiyacımız var

Son yıllarda düzenli olarak yaptığım bir alışkanlığım var. Yıl bitmeden önce hem yıl içerisinde yaptıklarımı değerlendiriyorum hem de gelecek yıla ait çıkarımlarımı ve hedeflerimi çıkarıyorum. Bazı konuları da burada yazarak dijital ortamda ölümsüzleştirmeye çalışıyorum. 2016’nın son günü iyice yaklaştığı için burada yine yıla ait bazı noktaları paylaşmak istedim.

Öncelikle 2016 Türkiye’de yaşayan herkes için çok zor bir yıl oldu. 2015 kolay bir yıl değildi fakat 2016 çok daha zor ve üzücü geçti. Hepimizi sarsan olaylarla aldığımız/alabildiğimiz haberlerle üzüldük, kahrolduk ve sinirlendik.

Dünyayı, yenilikleri tartışıp, üretmenin heyecanı içerisinde olabilirdik. Bütün bu yaşadıklarımız farklı farklı tartışmalara neden oldu. Kimi zaman insanları tartıştık kimi zaman olayları, nadiren fikirleri tartıştık, nasıl bir gelecekte yaşamamız gerektiğini ve problemleri nasıl çözeceğimizi ise neredeyse hiç tartışmadık.

Ülkemize olanlardan dolayı canımız yanıyordu. Ülkemizi korumak istiyorduk fakat ülkemizi koruma isteğimiz çok farklı şekiller aldı. Kimi zaman bir fikiri/ideolojiyi kimi zaman bir insanı bir ismi korumayı ülkemizi korumakla bir zannedebildik.

2017’nin nasıl bir yıl olacağını şu an bilemiyoruz. Ümitli olmaya ve yaralarımızı sardığımız bir yıl olmasını dilemeye her zamankinden çok daha fazlasıyla ihtiyacımız var. Şahsen 2017’den en büyük isteğim, dileğim bu.

Kişisel olarak en büyük takıntılarımdan biri yapılan bir hatayı tekrarlamak. 2017 içerisinde 2016 içerisinde sayısız yaptığımız şu iki hatayı tekrarlamazsak bizim için yeterli.

  1. Eğer birşeyler bozulmuşsa, ters gidiyorsa ve değiştirilmesi/geliştirilmesi gerekiyorsa bunu sadece ve sadece geçmişle ilgili öznel analizler yaparak yapmamız imkansız. Mutlaka ama mutlaka geleceğe yönelik bir çıkarım, bir strateji ve çözüm geliştirilmesi gerekiyor. Eğer gelecekle ilgili bir strateji/çözüm konuşulmuyorsa, gelecekte farklı olması için bugünden adım atılmıyorsa orada gelecekte yok demektir.
  2. İster bireysel ister toplumsal ister iş amaçlı olsun belirlenen önceliğin anlamını çok iyi bilmemiz gerekiyor. Olmazsa olmaz, en temel önceliğimiz ne bunu net farkına varmamız gerekiyor. Aynı anda birbirinden oldukça farklı 5 konuyu bir araya getirip, hepsini birbiriyle özdeşleştirip, hepsini önceliklendirmek büyük bir zihin kirliliğini yanında getiriyor. Bunu asla yapmayalım.

2017’nin kendimiz ve geleceğimiz için güzel bir yıl olması için çok sıkı bir iç disipline ihtiyacımız var. Çok daha sıkı çalışmalıyız. Çok daha büyük hedeflemelerimiz olmalı. 2017 hepimiz için iyi hatta iyininde ötesinde çok güzel bir yıl olmasını umut ediyorum. Artık çalışma zamanı.